40 / 78
40
İlk olarak 1978 yılında İzmit İpraş Rafine-
risi’nde işe başlayan Zekeriya Türedi, o gün
bugündür Tekfen projelerinin değişmez
isimlerinden biri. Bugüne kadar Gürcistan,
Azerbaycan, Kazakistan, Rusya, Irak ve Su-
udi Arabistan gibi ülkelerde çalışan Türe-
di, 25 yıldır ilk kez Türkiye’deki bir projede
görev alıyor. Kaynak inspektörü olan oğlu
da kendisi ile birlikte Star Rafinerisi’nde
çalışıyor.
TEKFEN, İNSANLARA
YÜKSELME İMKÂNI VEREN BİR ŞİRKET
ZEKERİYA TÜREDİ
Genel Formen
Ş
ahsım adına Tekfen’le birlikte çalışmak-
tan çok memnumum. Tabii ilk başladı-
ğım dönemdeki Tekfen’le bugünkü Tekfen
arasında çok fark var. O zamanlar şirket bu
kadar kalabalık değildi. Çok büyük bir daya-
nışma vardı. O zamanki dostlukları şimdi
bulmak mümkün değil. O zaman bambaş-
kaydı. Aramızdan ayrılan ağabeylerimiz
oldu. Onlardan çok şeyler öğrendik. Bildik-
lerimizi de elimizden geldiğince yeni nesle
aktarmaya çalışıyoruz. Sağlığım yettiği sü-
rece çalışmayı düşünüyorum.
YAPMADIĞIM IŞ KALMADI
Ben bugüne kadar hep çokyönlü çalıştım.
Çalışmaya kaynakçı olarak başladım. Son-
ra montaj ekip başı oldum. Sonra formen
oldum. Yapmadığım iş kalmadı. Yeri geldi
kamp kurmaya gittik, yeri geldi başka gö-
revler üstlendik. Bu arada teknoloji de çok
değişti. Örneğin benim zamanımda yapılan
kaynakla bugünkü kaynak arasında tekno-
loji ve donanım olarak büyük farklılıklar var.
Şimdi teknoloji günden güne değişiyor.
Şirket de değişiyor, biz de o değişime ayak
uydurmaya çalışıyoruz.
Tekfen’in başında bulunan eski büyüklerimiz
hakikaten çok değerli insanlardı. Öyle insan-
ları arıyor musunuz diye sorarsanız, “Evet
arıyorum” derim. Şimdikiler kötü demek de-
ğil bu. Onlara daha çok alıştığımız için böyle
söylüyorum. Şimdi de çalıştığımız insanlara
alışıyoruz ama eskiden bambaşkaydı.
FIDANGIBI BIR DELIKANLIYDI
Aramıza katılan genç arkadaşlarımızın ba-
zıları alçakgönüllü oluyor, “Okuldan çıktım,
yeni geldim. Bu işi öğreneceğim,” diyor.
Böyle diyen arkadaşlar bu işten ekmek yi-
yeceğini bildiği için çaba gösteriyor. Bazı
arkadaşlar ise bize karşı daha önyargılı
davranıyor. Örneğin, “Şunu şöyle yaparsan
daha kolay olur,” diyoruz. O da, “Ben bunu
okudum. Öyle değil böyle yapalım,” diyor.
Ama okumakla her şey olmuyor ki! Saha
tecrübesi bambaşkadır. Biz bunu yıllardan
beri görüyoruz. Bunları söylediğimiz zaman
bazen kötü olabiliyoruz.
Tekfen, kendini geliştirmeye açık insanlara
yükselme imkânı veren bir şirkettir. Bugüne
kadar birçok örneğini gördük. Mesela Genel
Müdürümüz Levent Kafkaslı Bey, Emlak Ban-
kası konutlarında çatı kaplamalarına bakardı.
Fidan gibi bir delikanlıydı. Levent Bey sonra
Azerbaycan’da proje müdürü, Kazakistan’da
proje müdürü derken en tepeye ulaştı.
AKŞAMLARI SAZ ÇALAR, ŞARKI
SÖYLERDIK
Şantiyelerde endişeli zamanlarımız da oldu,
neşeli zamanlarımız da. Akşamları saz ça-
lan, şarkı söyleyen arkadaşlarımız olurdu.
Hep birlikte sohbetler yapılırdı. Büyük bir
uyum ve yardımlaşma vardı. Bugüne ka-
dar çalışmaktan en çok haz aldığım, gurur
duyduğum şantiye, Azerbaycan’da Levent
Kafkaslı’nın proje müdürü olduğu zamanki
şantiyedir. Ülke olarak da en rahat ettiğimiz
ülke Azerbaycan’dı. Çünkü dilini biliyorduk.
DOSYA