Background Image
Previous Page  47 / 78 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 47 / 78 Next Page
Page Background

47

Borucu ekip başı olarak 2007 yılından bu

yana Tekfen’de çalışan Murat Arslanpen-

çesi, ilk projesini Suudi Arabistan’da yap-

tıktan sonra Fas, İzmit ve Azerbaycan’daki

projelerde görev almış.

TEKFEN,

İŞÇİSİNİ

HİÇ BOŞ

BIRAKMIYOR

MURAT ARSLANPENÇESİ

Borucu Ekip Başı

B

en mesleğe borucu yardımcısı olarak

başladım, sonra borucu ekip başı ol-

dum. Burada 12 ekip başı var. Onlardan biri

de benim. Biz 3 kişiyle çalışıyoruz. Toplam 4

kişi oluyoruz. Bize bir iş veriliyor. Yapılacak

işin resmini elimize alıyoruz. Ona uygun

olarak, verilen iş ne gerektiriyorsa yapıyo-

ruz. Görevler günlük dağıtılıyor. Bazı işler

aynı gün bitmiyor. Bazen 1 günde bitiyor,

bazen 1 hafta sürüyor. Yaptığım işi seviyo-

rum. Bu sayede ekmek yiyorum. 11 aydır

buradayım. Zor bir proje. Ama plana göre

ilerliyoruz. İşimizi zamanında bitirdiğimizde

takdir görüyoruz.

ÖNCE IŞ GÜVENLIĞI

Bu işlerde güvenlik çok önemli. Hatta önce

iş güvenliği geliyor. Burada iş güvenliği çok

yüksek. Sahanın içerisine girdiğiniz andan

itibaren her şey risk olabilir. Yüksekte çalış-

tığınız zaman düşme tehlikesi var. İskeleye

çıkıp işe başlamadan önce bütün güvenlik

önlemlerine bakılması lazım. Donanımın

tam olması lazım. Formen bana resmi ver-

diği zaman önce arkadaşlarla konuşurum.

İşin nasıl yapılacağına, risklerin neler oldu-

ğuna bakarız. Ancak gerekli önlemleri al-

dıktan sonra işimize başlarız.

Tekfenli olmak güzel bir his. Tekfen, işçisi-

ni hiç boş bırakmıyor. Ona sahip çıkıyor. İş

devamlılığı açısından önümüzü açıyor. Bir

yerde işimiz bittiği zaman başka yere gön-

deriyor. Biz de böylece yarın ekmek kaza-

nacağımızı biliyoruz. Evliyim. Çocuklarım

İstanbul’da. Özlüyoruz tabii. Gurbetlik zor.

Ama ekmek neredeyse biz de oradayız. Bu-

güne kadar birçok yerde çalıştım. Arabis-

tan’daki Kureyş projesi güzeldi. Çok güzel

bir kampı vardı. Olanakları iyiydi. Fas’ta Mu-

hammediye çok güzeldi. Kampımız çiçekler

içindeydi. İşten geldiğimizde, kampa girdi-

ğimizde kendimizi çok iyi hissediyorduk.

TEKFEN’İN BENDE

HATIRI VAR

SAMET BAYÇELEBİ

Boru Mühendisi

T

ekfen’de nispeten yeni başlayan biri ola-

rak, çok tecrübeli formen ve yöneticiler-

le çalışıyorum. Onların deneyimlerini hiçe

saymak mümkün değil. O nedenle söyledik-

leri her şeye dikkat etmeye çalışıyorum. Za-

ten Tekfen’de çalışan insanlarda ego prob-

lemi yoktur. Biri bir şey söylüyorsa mutlaka

bir gerekçesi vardır. Zorla değil de güzellik-

le anlattıkları için de bir sıkıntı olmuyor.

İÇIMIZDE FIRTINA VAR

Ben şantiye tozunu daha küçükken yuttum.

Dedem inşaatçıydı. Almanya’da 40 sene

inşaat ustası olarak çalışmış. Küçükken

ona yardım edip tuğla çekerdik. Bir nevi

çekirdekte var. Ofisi değil de şantiyeyi seç-

memin bir sebebi de kendimi sahada çok

daha özgür hissetmem. Örneğin devlet

dairesinde çalışıyorsan belli kurallar vardır.

Sesini gür çıkartamazsın. Duygularını belli

edemezsin. Şantiyede bunun daha rahat

olduğunu düşünüyorum. Tabii ki de saygı

çerçevesini aşmadan. Ben Karadenizliyim.

İçimizde tabiri caizse fırtına var, tutamıyo-

ruz. Ayrıca yengeç burcuyum. Duygularım-

la hareket ediyorum. Bir anda saman alevi

gibi çıkabiliyor ama asla kin yok. Şantiyenin

en büyük zorluğu aile hayatını idare edebil-

mek. Hele ki eşiniz yabancı ise. Benim eşim

Ukraynalı. Bir hafta sonra buraya gelecek.

DAHAYUKARILARAÇIKMAK ISTIYORUM

Benim Tekfen’le olan bağım öncelikle vefa

borcumdur. Tekfen’in sağladığı imkânlarla,

biriktirdiğim parayla Kanada’ya gittim. 4

yıl boyunca geçimimi sağladım. Nasıl ki

bir kahvenin 40 yıl hatırı var, Tekfen’in de

bende hatırı var. Ne zaman derlerse ki “Te-

şekkür ederiz emeklerine”, o noktaya kadar

devam etmek isterim.

Belirli bir tecrübe sahibi olduktan sonra şir-

ket içinde daha yukarılara çıkmak istiyorum.

Bu süreçte gerekli eğitimleri almam lazım.

Bilgi dediğimiz şey derya deniz. Bu nedenle

kendini geliştirmek isteyen, işini sahiplenen

mühendislere yönelik eğitimler daha fazla

olursa güzel olur diye düşünüyorum.

Elazığ Fırat Üniversitesi’nde Makine

Mühendisliği’ni bitiren Samet Bayçelebi,

Tekfen’le ilk olarak 2012 yılında Fas proje-

sinde tanışmış. Daha sonra İngilizce eksik-

liğini gidermek ve yüksek lisans yapmak

için Kanada, Toronto’ya gitmiş. Dönüşün-

de ise yolları Tekfen’le yeniden kesişmiş.